Hamilelik sırasında şişlik, çoğu kadının karşılaştığı yaygın bir sorundur, ancak dikkatlice seçilmiş aktiviteler durumu önemli ölçüde hafifletmeye yardımcı olabilir. Basit ama düzenli hareketler lenf drenajını iyileştirir, uzuvlardaki ağırlığı hafifletir ve hamileliğin her aşamasında sağlıklı geçmesine katkıda bulunur. Bu makalede, hafiflik ve sağlığı korumaya yardımcı olacak güvenli teknikler ve önerileri ele alacağız.
Hamilelik sırasında, kadın vücudu büyük değişimler geçirir. Dolaşımdaki kan hacmi artar, hormonal denge değişir ve büyüyen rahim küçük pelvis damarlarına baskı yapmaya başlar. Bu, dokularda sıvı tutulmasına yol açar. Çoğu durumda bu fizyolojik bir normdur, ancak bu semptomu görmezden gelmemek önemlidir.
Hamilelikte oluşan ödemler genellikle bacaklar, ayaklar, ellerin arka kısımları ve yüzde lokalize olur. Lenf durgunluğu sadece rahatsızlık vermekle kalmaz, aynı zamanda dolaşımı etkileyebilir ve bu da fetusa oksijen ulaşımını kötüleştirir. Hafif fiziksel aktiviteler, sıvıları ‘harekete geçirir’, kaslarınızı bir pompa gibi çalıştırarak bu durumu düzeltir.
Önemli! Patolojik ödem (preeklampsi) kavramı vardır. Hamilelikte ödem hızla artarsa, tansiyon yükselirse veya idrarda protein çıkarsa, bu durumu ihmal etmemeli, doktora başvurmalı ve muhtemelen hastaneye yatırılmanız gerekebilir.
Anne ve bebeğin güvenliği her şeyden önemlidir, bu nedenle fiziksel aktiviteler sadece patolojiler dışlandıktan sonra izin verilir. Egzersizlere başlamanın ana şartı istikrarlı bir sağlık durumu ve sağlıkla ilgili şikayetlerin olmamasıdır.
Uzmanlara acilen başvurulması gereken durumlar:
Bu tür durumlarda kendi kendine tedavi kabul edilemez. Tıbbi verilere göre, hamilelik sırasında zamanında tanı koymak, kadın ve çocuk için ciddi komplikasyonları önler.
Eğitimlerin faydalı olması ve zarar vermemesi için güvenlik tekniklerine uymak önemlidir. Uzmanlar aşağıdaki ilkelere bağlı kalmayı önerir:
Uygun yüklemeler, sadece şişkinliğin olmaması için değil, aynı zamanda bebeğin doğumundan sonra vücudun daha kolay toparlanması için de garantidir.
Hamileliğin başlangıcında, bebeğin tüm organlarının temeli atılır ve plasenta henüz tamamen oluşmamıştır. Bu nedenle, bu dönemde mümkün olduğunca dikkatli olmak gerekir. Ana hedef, genel tonusu ve kan dolaşımını desteklemektir.
Otururken veya yatarken yapılabilecek en basit şey:
Bu hareketler, venöz kanın yukarı doğru hareket etmesine yardımcı olur ve bacak bölgesindeki durgunluğu önler.
Dört ayak pozisyonundayken, nefes alırken sırtınızı yumuşakça aşağı doğru eğin ve ileriye bakın. Nefes verirken, sırtınızı yuvarlaklaştırarak başınızı aşağı indirin. Bu egzersiz omurgayı rahatlatır ve böbreklerin işleyişini geliştirerek fazla sıvının atılmasına katkıda bulunur.
Dönemin ortası, aktivite için en uygun zamandır. Toksikoz genellikle geçer, karın henüz çok büyük değildir. Ancak tam da bu zamanda ilk ödemler sıkça ortaya çıkmaya başlar.
Doğruca durun, ellerinizi bele koyun. Dizleri fazla yükseltmeden, 2-3 dakika boyunca yerinde yürüyüş yapın. Nefesinize dikkat edin. Bu egzersiz metabolik süreçleri başlatır ve lenfatik sistemin daha etkili çalışmasına yardımcı olur.
Hamilelerde genellikle parmaklar ve bilekler şişer. Gerginliği azaltmak için:
Derin nefes alma kanı oksijenle doyurur ve iç organlara masaj yapar. Bir elinizi göğsünüze, diğerini karnınıza koyun. Karnınızdaki el yükselene kadar nefes alın.
Önemli! Baş dönmesi veya alt karında çekici bir ağrı hissederseniz, hemen durun ve dinlenin. Belirtiler geçmezse, doktorunuza danışın.
Hamileliğin üçüncü trimesterinde bacaklar ve sırt üzerindeki yük en yüksek seviyeye ulaşır. Rahim, kan dolaşımını zorlaştıran alt vena kavaya baskı yapar. Egzersizler mümkün olduğunca nazik ve yavaş tempoda yapılmalıdır.
Bu tam olarak bir egzersiz değil, ancak son derece etkili bir pozdur. Sırtüstü uzanın (eğer rahatsızlık vermiyorsa) veya yan tarafınıza dönün ve ayaklarınızı yastık veya rulo üzerine yerleştirerek kalp seviyesinin üzerinde tutun. Bu şekilde 10-15 dakika boyunca yatın. Bu pozisyon, bacaklardan lenf ve kan akışını mekanik olarak hızlandırır.
Bir sandalyenin arkasına tutunarak dik durun. Yavaşça ayak parmaklarınızın ucuna yükselin, bir saniye duraklayın ve topuklarınızın üzerine inin. 10-15 kez tekrarlayın. Bu, alt bacak kaslarınızı çalıştırarak sıvının yukarı doğru taşınmasına yardımcı olur.
Fitbol topunun üzerinde otururken kalçanızı yanlara ve öne-arkaya doğru yavaşça sallayın. Bu, sakrumun üzerindeki gerginliği azaltır ve pelvis bölgesindeki kan akışını iyileştirir, bu da doğum sürecine hazırlık açısından faydalıdır.
Jimnastiğin yanı sıra, hamilelik sırasında rahatsızlığı hafifletmenin başka yolları da vardır. Bunları kolay anlaşılabilir olması için tablo haline getirdik.
| Yöntem | Nasıl çalışır | Not |
| Kompresyon çorapları | Damar duvarlarını mekanik olarak destekler, gerilmelerini önler | Kompresyon sınıfını bir flepolog veya jinekolog belirler |
| Diz-dirsek pozisyonu | Rahimin böbrekler ve üreterler üzerindeki baskısını azaltır | Günde 3-4 kez, 15 dakika durulması önerilir |
| Kontrast duş | Damarları eğitir, cilt tonusunu geliştirir | Çok sıcak veya buz gibi soğuk sudan kaçının |
| Yüzme | Su, tüm vücuda hafif bir sıkıştırma etkisi yapar | Hamileler için en güvenli spor türü |
Fiziksel egzersizler ve bu yöntemleri içeren bütünsel bir yaklaşım, şişkinliği önemli ölçüde azaltmaya yardımcı olacaktır.
Ödemle mücadele yaşam tarzı değişikliği olmadan mümkün değildir. Birçok kadın daha az içmeleri gerektiğini yanlış bir şekilde düşünür. Bu tehlikeli bir yanılgıdır.
Su tüketimini kısıtlamak, vücudun suyu daha aktif bir şekilde depolamasına yol açar. Temiz suyu küçük porsiyonlarda için. Ancak, tavsiye edilen günlük sıvı miktarının kişisel olduğu ve hamilelik dönemi, kilo ve böbrek durumuna bağlı olduğu unutulmamalıdır. Normu takip eden doktorunuz ile mutlaka gözden geçirin. Şeker sıvıyı tuttuğu için, gazlı içecekler ve paketli meyve sularından kaçınılmalıdır.
Fazla tuz, ödemlerde en büyük düşmandır. Sodyum, dokulardaki suyu bağlar. Yiyeceklerinize fazladan tuz eklemekten kaçının, turşu, füme ve konserve yiyeceklerden vazgeçin. Potasyum açısından zengin (kuru kayısı, fırında patates) ve protein içeren gıdaları diyetinize ekleyin, çünkü protein eksikliği de şişkinliği tetikler.
Uzun süre ayakta durmak veya oturmak gibi hareketsiz pozisyonlarda fazla zaman geçirmemeye çalışın. Eğer masa başı işiniz varsa, her saat başı 5 dakika ara verin: yürüyün, bacaklarınızı açın. Ayrıca, tam bir uyku, iyileşme için kritik öneme sahiptir.
Rahat bir pozisyon bulmak için hamilelik yastıkları kullanın. Bu, uyku sırasında büyük damarların sıkışmasını önleyecektir.
İstatistiksel verilere göre, uyku ve beslenme düzenine uyum sağlayan kadınlar, ağır preeklampsi formlarıyla %40 daha az karşılaşıyor.
1. Ödem durumunda masaj yapılabilir mi?
Hafif lenf drenaj masajı yapılabilir, ancak sadece uzmanın onayından sonra. Hareketler yumuşak olmalı ve periferiden merkeze doğru (ayaklardan kalçaya) olmalıdır. Karın bölgesinden kaçının.
2. İdrar söktürücü çaylar yardımcı olur mu?
Asla kendi kendinize diüretik ilaçlar veya bitkiler tayin etmeyin. Bu, dehidrasyona ve elektrolit dengesizliğine yol açarak bebek için tehlikeli olabilir. Herhangi bir reçeteyi yalnızca doktor yapmalıdır.
3. Doğumdan sonra ödemler ne zaman geçer?
Genellikle fazla sıvı, doğumdan sonraki ilk hafta içinde vücudu terk eder. Hormon seviyeleri stabil hale gelir ve böbreklerin işleyişi hamilelik öncesi moduna geri döner.
4. Bandaj giymek ödemi etkiler mi?
Doğru seçilmiş bir doğum öncesi bandaj, sırtı rahatlatır ve pelvik organlar üzerindeki basıncı azaltır, bu da dolaylı olarak alt uzuvlardan sıvı akışını iyileştirir.
5. Sabahları eller neden şişer?
Genellikle bu, uykuda rahatsız bir duruş veya karpal tünel sendromu ile ilişkilidir. Uyanır uyanmaz elleri esnetmek, rahatsızlığı hızla gidermeye yardımcı olur.
Hamilelik, kötü hissetmelerle gölgelenmemesi gereken harika bir zamandır. Şişlikler, bedenin dinlemeniz gereken bir sinyalidir. Orta derecede aktivite, doğru beslenme ve kendine dikkat, rahatsız edici semptomları en aza indirmenize olanak tanır.
Unutmayın ki, hamilelik sırasında şişliklerden kaçınılabilir veya bunların belirtileri önemli ölçüde azaltılabilir, eğer konuya kapsamlı bir şekilde yaklaşırsanız. Günlük 15 dakikanızı jimnastik yapmaya ayırmaktan kaçınmayın, çünkü durumunuz gelecekteki çocuğunuzun sağlığını etkiler.
Eğer şişlik size rahatsızlık veriyorsa veya bu önemli dönemi deneyimli uzmanların gözetiminde geçirmek istiyorsanız, danışmanlık için bize kaydolun. Gerekli teşhisleri yaparak riskleri ortadan kaldıracağız ve doğuma kadar hareketlerinizi hafif tutmanıza yardımcı olacağız.
Duygusal açlık, yiyeceğin tek ulaşılabilir antidepresan haline geldiği içsel deneyimlerle yiyecek aracılığıyla başa çıkma girişimidir.…
Birçok insan, vücudun gerçek ihtiyaçlarını stresle başa çıkmak için bir şeyler yeme isteği ile karıştırır.…
30 yaşından sonra hamilelik birçok kadın için sıradan bir yaşam durumudur. Bu yaşta genellikle istikrar,…
{{{TEMP_MARK_38}}} {{{TEMP_MARK_1}}} Hamilelik sırasında karın kaslarını çalıştırmak mümkün mü? {{{TEMP_MARK_2}}} Bu dönemde vücuda binen yük…
Hamilelik testi, gebeliğin gerçekleşip gerçekleşmediğini anlamanın ilk ve en kolay yoludur. Ancak, sonuç pozitif ya…
Doğum sonrası uyumu depresyondan nasıl ayırt edilir? Belirtiler, iyileşme süresi ve doğumdan sonra duygusal durumu…